8 nisan 2008 chelsea fenerbahçe maçı

2 /
fasa fiso
sirf chealse taraftarina inat turu gecmemiz gerekmektedir.bizimkilerin sesi onlardan fazla cikiyordu.ikinci yaridan hala ve hala umitliyim.
angelus
chelsea nin fenerbahçe ye top oynamadan şampiyonlar liginde nasıl yarı finale kalınacağını pek bir güzel öğrettiği maç olmuştur.
chatter
böyle bir sonucun beklendigi maçtır.ingilizlerin daha çok gol atması bekleniyordu açıkcası ama bu skor bile fenerbahçe için oldukça gurur vericidir.
greyfurt
cidden turu kaçırdığımız maçtır. neyse artık, hayırlısı buymuş.
ha birde uğur boralın eksikliğini son saniyelere kadar hissettiğimiz maç olmuştur.
van ness
uğur boral daha erken oyuna girmeliydi. belki beraberlik golü gelebilirdi ki o gole de çok yaklaşmıştık ama olmadı. alex duran toplarda kötü idi. olmadı be fenerim...helal olsun yine de. bir iki sağlam takviye ile bu takım daha da korkutucu olacaktır umarım. seneye daha iyi yerlere gelmek ümidiyle...
be perfect
bi galatasaraylı olarak fenerbahce adına heycanlanıp,yenilgisine uzulduğum mactır.onemli olan formanın rengi degildir bi futbol sever için!sahaya yuregni koyan,karsısındaki takımın adı altında ezilmeyen her takımı ben desteklerim!galatasarayımız avrupayı birbirine katarken,yendiğimiz takımların taraftarları bile bizi destekledi kalan maclarda.neden?cunku milanmıs,arsenalmıs bakmadan hep aslan gibi oynadık!fenerbahcede bu macda dahil karsısına cıkan her takıma arma degil adam oynar dedi ve onun için destegi hak etti.turkiyede yine olumune rakibiz ama alkıslar bu gece fenerbahceye
ekinezya
nefeslerimizi boşyere tutmuş olduğumuz maçtır..tüm türkiye tek yürek olduk biz ama bu kadar yabancı futbolcuyla sahaya enerjimizi tam veremedik belkide..belkide orası kadıköy değildi...
bir ara sandımki türk takımı değil oynayan..sonunda volkan ı görünce bu takım fenerbahçe dedim bir nebze olsada..golü aradığımız son dakikalarda yediğimiz gol zaten üzerimizde emanet duran formayı çıkarmamıza neden oldu..
yine yarınlar bizim dedik teselli bulduk.
ankakusu
bilmiyorum en son ne zamandi...
bir tek kulübün arkasinda oldugumuz...
kendi takimlarizi bir kenara birakip,
o gün, o maç için bir oldugumuz...

bilmiyorum en son ne zamandi...
tutmadigim bir takimi anlatirken,
’biz’, ’bizim takim’ diye bahsetmem...
ve benim gibi nicesi vardi,
bunu garipsemeyen...

bilmiyorum en son ne zamandi...
onlarca insanin bir dernekte toplanip sadece bir takimi destekledigi...

heyecan... umut... sigara dumani... sigara dumani... ve hiç eksilmeyen konusmalar, tartismalar... uslu durmayan çocuklar... milleti uyaran idareciler... gelip-giden çay bardaklari... gazozlar... tostlar... garip bir kargasa... yer bulma derdindeki onca insan... elden ele uzatilan sandalyeler... arkadaslarla yapilan onca yorum ve taktik analiz... kahkahalar, gülümsemeler, tebessümler... bagrislar, haykirislar ve iyi niyetle söylenmis küfürler... gerilen sinirler... isiyan ortam... kizaran yüzler... çekilen of’lar, ah’lar ve hayiflanmalar... ve illaki ’keske’ler...

ve bir heyecan... sigara dumani... ter...

sonunda suya düsen bir umut ve bir hayal kirikligi...
buna ragmen tesekkürler...
cremaster
sonucuyla turu geçtik ama liverpool belasına çattık yine kardeşim diye kara kara düşündüren maç.
ama umutlarımızı tüketmedik tabi.belki bu kez hakemler liverpool’a destek vermeyi(3 sene önce başladı destek kampanyası.luis garcia’nın çizgiyi geçmeyen şutuna gol vermeler falan.bu sene de resman arsenal’in hakkı çalındı.ilk maçın 90. dakikasında arsenal lehine verilmeyen bir penaltı ve dün akşamki maçta durum 2-2 ve arsenal tur atlayacakken 85. dakikada liverpool lehine uydurulan bir penaltı ile kırmızılar yine yeniden yarı finale taşındı!) bırakır da biz de hakettiğimiz cl finalinde man u ile kapışırız.
ayrıca (bkz: blue is the colour)
2026 sonya
2 nisan’da ki maçta deivid’in kendi kalemize attığı gol olmasaydı, dün aksam ki skorun bizi penaltılara tasıyacağı karsılasmadır...
carlos’un oynamamasi, deivid ve alex’in var ama yok halleri, uğur boral’in oyuna gec girmesi... hersey fb’nin aleyhine oldu.

cok üzüldüm, bircok taraftar gibi ben de o kadar kötü bir chelsea karsisinda kuyrugumuza baka baka geri dönmemizi hazmedemeyip agladim...

sağlık olsun, yapacak bişey yok... önümüzdeki maçlara bakacağız !
zotac
insanın kanını donduran bir maçtı.
hem soğuktan, hem de taa en dibinden heyecanın. evet çok heyecanlandık, belki final değildi hedef ama o dönemin en büyüklerinden birisine karşı, avrupa tecrubesi yetersiz olan bir takımın bu derece sonuna kadar getirip de, ilk maçta kendi kalesine attığı bir golün, ikinci maçın bilmem kaç dakika erken bitmesine ve takımın elenmesine sebep olduğunu düşündükçe daha bir üzdü derinden. ha fark mı olurdu, kişisel görşümdür fark yeriz muhtemelen demiştim. ama yine de hani ha gayret la belki olur dersiniz ya, işte o ruh haliyle seyrettim, ve ne yalan söyliyeyim üzüldüm de bu şekilde bitince. neyse umarım bu heyecanları her türk takımı defalarca yaşar üst üste.

ayrıca öyle bir noktaya getirildi ki türkiye’de futbol, şu eylemde bulunduğum halde söylerken utanayım mı ? gurur mu duyayım karar veremiyorum.
o uefa kupası kazanıldıktan sonra yalnız değildiniz, bizler de sarı lacivertli formalarımızla konvoylarda sabahlayıp da, ertesi gün işe sesi kısık bir şekilde gitmiştik.
ne hale geldi mına koyim türkiye’de futbol. ayakta alkışlanacak tek şey buna sebep olanlar.
aha bak alkışlıyorum. bi tarafınız soğusun da bir işe yarasın bari. sen üstüne alınma, sebep olanlara dedim ben.
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol