sene 2003, ankara’da hava kuvvetlerinde askeriz. o sene hava kuvvetleri mavi renkte olan klasik üniformalarını değiştirip, yerine mavi, gri ve siyah renklerinin hakim olduğu yeni bir kamuflaj dağıtmıştır ve bu kamuflajın dağıtılmasının akabinde tezkeresine sayılı günler kalan ben ve arkadaşım görev icabı sivil askeri araç ile tunalı hilmi caddesindeki bir çiçekçiden çiçek almaya gittik. cıvıl cıvıl ortamda bizim askeri kamuflajlı olmamıza, üstüne bir de her gelen geçenin bize uzun uzun süzmesinin ve tezkerenin az kalmasının yarattığı stres ile birleşince zaten gergin olan bize çevreden meraklı bir vatandaşın bize yanaşması ile başlayan diyalog şöyledir;
meraklı vatandaş: hello!
biz : merhaba dayı!
meraklı vatandaş : aaa siz türk askeri misiniz?
bu noktada dokunsan patlayacak gibi olan arkadaşım bombayı patlatır:
-hayır dayı, biz sik kafali japon askeriyiz!
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?