1767de soylu ve burokrat bir ailede dogan humboldt, bir humanist, dil bilimci, egitim reformcusu ve prusyali diplomat olarak un kazanmistir. goethe, schiller gibi alman romantizminin en buyuk filazoflari ile arkadaslik kurmustur. kuskusuz, donemin siyasi gelismeleri humboldtu etkilemistir. 1789 yilindaki paris gezisinde humboldt, fransiz anayasasinin gerektiginde cebir yoluyla toplumu yeniden sekillendirmeye yonelik duzenlemelerini tereddutle karsilamis; zor kullanmanin kisisel gelisimi engelledigini, dogal toplumsal evrimi geciktirdigini, yaratici dusunceyi cezalandirdigini ve sadece dayatilmis duzene uyumu odullendirdigini fark etmistir. ayrica prusyadaki basin ve ifade ozgurlugune yonelik kisitlamalarin bireylerin gelisim potansiyelini engellendiginden hareketle devlet islevlerini sorgulamaya baslamistir.
1808deki steinin liberal reformcu hukumetinde halk egitim bakani olan humboldt kendi kulturel anlayisi dogrultusunda berlin universitesini kurmus, lise egitimini yeniden duzenlemistir. bu donemde humboldt askeri okullarin kaldirilmasini, soylulara hizmet veren okullarin kapatilmasini savunmus ve universite egitimi almak istemeyen ya da mali olanagi olmayan genclere yonelik ortaokullarin acilmasina karsi cikmistir. alman okullarinin devletin zorla diktigi engellerden bagimsiz ve genis bir ogrenci cesitliliginin birlikte egitim gorebilecegi yerler olmasini istemistir.
daha sonra humboldt viyana kongresinde prusyanin tam yetkili elcisi olarak bulunmus ve cesitli diplomatik gorevlerde hizmet vermistir. kisa bir sure icisleri bakani olan humboldt, butun almanyada kati bir sansur uygulayacak olan karlsbad kararnamelerinin yururluge girmesine karsi cikmis, cabalari sonucsuz kalinca inzivaya cekilmistir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?