viii henry

shot
sekizinci henry, henry the eight, henry tudor. ingiltere'nin tudor hanedanı'ndan tahta çıkan krallarından biri. tarihteki en büyük rolü ise ingiltere'yi katolik kilisesi'nden ayırmış olmasıdır. ayrıca altı kez evlenmesiyle bilinir.


ilk evliliği, ölen abisinin karısı aragonlu catherine ile oldu. aragonlu catherine ile uzun yıllar güzel bir evliliği olsa da bütün çocukları ya ölü doğdu, ya doğduktan kısa süre sonra öldü. sadece prenses mary (bloody mary) yaşadı. dolayısıyla henry'nin catherine'den bir oğlu, yani veliahtı olmadı.

catherine ile evliliği boyunca sayısız metresi olan henry, bu metreslerinden anne boleyn'e aşık oldu. anlatılanlara göre güzel ve akıllı olan anne, kartlarını doğru oynadı ve bir süre sonra bir kenara bırakılan metreslerden olmadı. kendi öz ablası mary boleyn de henry'nin metreslerinden biridir ve saraydan ayrılmadan önce kraldan iki çocuğu olmuştur.

anne boleyn, henry'yi evlenmeye ikna etti ancak unuttuğu bir şey vardı: kraliçe! aragonlu catherine boşanmayı reddetti. hem anne, hem bir veliahtı olmaması henry için boşanmaya yeten nedenlerdi. fakat kilise, henry ve catherine'i boşamadı. altı yıl boyunca catherine'den ayrılamayan henry bunun üzerine ingiltere'yi katolik kilisesinden ayırdı ve anglikan kilisesini kurdu. böylece catherine'den boşandı ve anne ile evlendi.

anne ile evlendikten sonra catherine'i uzak bir saraya gönderdi ve ölene kadar buradan ayrılmasına izin vermedi. prenses olan kızı ise piç konumuna düşerek haklarını kaybetti, annesi ile görüştürülmedi. anne'in prenses elizabeth'i doğurmasından sonra mary'ye, üvey kardeşine bakıcılık yaptırıldı.

henry'nin anne'den de bir oğlu olmadı. üstelik anne ile evliliğinin ilk yıllarında attan düşerek bacağında ölene kadar kapanmayan ve sonraki yıllarda kötü bir kokusu olan bir yaraya sahip oldu. çok hareketli olan kralın, yaşlılığında bacağı yüzünden hareketlerinin kısıtlanmasının kendisini iyice huysuzlaştırdığı söylenir.

evlilikleri ilerledikçe anne'in zekası henry'yi bunaltmaya başladı. catherine sessiz, sakin, uyumlu bir kadın olarak anlatılır; anne ise tam tersi hareketli ve krala meydan okumaktan çekinmeyen bir kadın olarak. hem bu nedenlerden, hem erkek çocuğu olmamasından ötürü henry evliliğini bitirmeye karar verdi.

evliliğini büyülenerek yaptığını, anne'in cadı olduğunu, üstelik kendi öz kardeşi dahil 5 erkekle zina yaptığını iddia ederek yargılanmasını sağladı. aleyhinde kesin deliller olmamasına rağmen kardeşi de anne de ölüme mahkum edildi ve londra kulesi'nde idam edildi.

anne'den sonra henry fazla bekar kalmadı ve jane seymour ile evlendi. jane, anne'den farklı olarak kendi halinde, sessiz sedasız bir kadındı. evliliğinin ilk aylarında hamile kalarak kralın ilk ve tek erkek çocuğunu, vi. edward'ı doğurdu. doğum sonrası komplikasyonlarına bağlı olarak öldü.

jane'in ölümünün ardından henry, clevesli anne ile evlendi. clevesli anne'i bizzat görmeden evlenmeye karar verdiği halde, iddiasına göre kendisine anlatılanlardan çok farklı bir kadın olması nedeniyle birkaç ay içinde boşandı. ancak aragonlu catherine ve anne boleyn'den farklı olarak boşanmalarından sonra clevesli anne'e bir anlamda sahip çıkarak kadına oturacağı bir ev ve arsa verdi, gelir bağladı ve her daim saraya kabul edilmesini sağladı.

geldik beşinci karısına. anne boleyn'in kuzeni olan catherine howard ile beşinci evliliğini yaptı. ancak catherine howard kendisinden oldukça genç, aklı bir karış havada, havai bir genç kızdı. birkaç yıl evli kaldılar, çocukları olmadı. catherine, zina yaptığı nedeniyle idama mahkum edildi. böylece henry bir karısını daha öldürttü.

altıncı ve son karısı, yaşı kendisine daha uygun olan catherine parr idi. catherine parr akıllı, kendine ait görüşleri olan ve bunları paylaşmaktan çekinmeyen bir kadındı ve az kalsın idam ettirilen üçüncü eş oluyordu. ancak son anda kralı ikna etmeyi başardı. henry, catherine parr ile evliyken öldü. catherine parr daha sonra bir evlilik daha yaptı ancak üvey çocuklarıyla, özellikle elizabeth ve edward'la hep ilgilendi.

henry tudor'un toplamda altı karısı, resmi olarak yaşayan 3 çocuğu (mary, elizabeth, edward. üçü de tahta geçti) oldu. karılarının ikisini idam ettirdi, birini boşayıp sürgüne yolladı, biri eceliyle öldü, birini boşadı. tarihte evlilikleriyle olduğu kadar ingiltere kilisesini kurmasıyla da bilinir.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol