sanki bir futbol takımıymışda şike yapıp kupa almış gibi bir zihniyetle yaklaşılan bir yazar, sadece yazar değil nobel ödülü alan bir türk yazar.
dinine, peygamberine papa tarafından küfredilmiş hakaret edilmiş bir türkiye nasıl olurda sırf aman imajımız bozulmasın papayı en iyi şekilde ağırlayalımda dünyaya kendimizi tanıtalım diye papa denilen herifi krallar gibi misafir edip, bu ülkenin edebiyat kapısını tüm dünyaya açmış bir türk yazarı daha tek bir kitabını okumadan acımasızca eleştirebilmişlerdir anlayamadım.
efendiler! orhan pamuk`un şahsında türkiye ve türkler de ödüllendirildi. kitapları neredeyse tüm dünya dillerine çevirilmiş bir yazarımız var bizim. bu nedemek? bu şu demek bu nobel ödülü, dünyanın ilgisini türkiye’ye yöneltecektir. bu yöneliş alışık olduğumuz ve yorulduğumuz gibi siyasi açıdan değil, kültürel açıdan ve sanat açısından olacaktır. dünya edebiyatı türk edebiyatını tanıyacak bu sayede bir çok yazarımızın da kitapları yabancı dillere çevirelecektir. orhan pamuk`u siyasi görüşleri yüzünden eleştirenler tek başına bir yazarın türk kültürüne ve türkiye’ye nasıl devasa kapılar açtığını, nasıl hizmet ettiğini anlamamakta ısrar etmekteler.
gabriel marcia marquez, 1982 yılında nobel ödülünü aldığında dünya latin amerika edebiyatına tam anlamı ile yabancıydı. o ödül sayesinde bu edebiyat ilgi çekti ve dünya edebiyatının ayrılmaz parçası haline geldi.
isveç akademi sekreteri horace engdahl ödülü kimin kazandığını açıkladıktan sonra, ödül verilme gerekçesini şöyle açıklıyor
"çağdaş romanın köklerini genişlettiği için..."
ve ekliyor
"bunun anlamı şudur: kendisinin romanı, bizim, batılıların elinden aldığı ve bizim şimdiye kadar gördüğümüz romandan tamamen başka bir şeye dönüştürdüğü söylenebilir..." bu nedemek biliyor musunuz? orhan pamuk dünya edebiyatında çığır açıcı bir yazar olarak kabul edilmiştir demek yani sadece temada, kurguda, dilde değil, paradigmada da, anlayışta da yenilik.
ankara ticaret odası başkanı sinan aygün 32. gün programında "orhan pamuk`un tek eserini bile okumadım sadece söylediği cümleler yüzünden o adamı sevmiyorum ve ödüle kuşku ile yaklaşıyorum" demişti evet bir ülke başkentindeki ticaret odası başkanı bile böylesine bilinçsiz bir şekilde türkiye kapılarını dünyaya açan önemli bir yazarı linç etmesi ne acıdır. sormak isterdim sinan aygüne kaç edebi eser okudun ki orhan pamuğu okuyasın tek derdin tv tv gezip show yaparak koltuğunu korumaya çalışmak değil midir?
sevgili orhan pamuk ülkem adına, türk edebiyatı adına ve son 100 yıldır türkiyenin tüm dünyaya verdiği kötü imajına karşılık güzel ve kalıcı bir imajla bizi tanıttığın için minnetarım.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?