eli olan tutanamayanlardan alıntı yazıyor azizim! bu ne lahanadır ne turşudur?
gidesim var buralardan, hatta can babadan
anamın ipiyle indim gökdelen damınızdan
kelebek gibi girdim kelebek camınızdan
taksinize mülkünüze dairenize...
heceleyerek üzerinde ayak ve el uçlarımın
belledim seyyarenizi ve kelimelerinizi...
gözlerinize baktım, mukaddes ciltlerinize, büfelerinize
vesairenize...
şiir fenerimle de baktım, son çığlık!
aşk yokmuş sizde beş paralık!
gidiyorum ben boşçakallar
sıçmışım ortalık yerinize
kıçımın fosforuyla aydınlanın siz artık
diye kibar hırsızın türküsünü söyleyesim var. çok kırgınım bilgiçim çook,çok acıttılar... mahremindeki sırlarını kendilerini aklamak için kullanmaktalar.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?