new york ta beş minare

benduruyorumsebagitti
bana, son 200 yıllık, ne olduğumuzdan/olmak istediğimizden emin olamadığımız, kendimizi ifade edemediğimiz, var oluşumuzun sebebini anlamaya/anlamlandırmaya çalıştığımız zamanları ve elbette çarpık kentleşme, rant, soygun/vurgun, sömürüyle dolu günümüzü de düşündüren film.

o kadar çok şeyden bahsetmek istemiş ki mahsun kardeş, aslında o kadar dolu ki... bu kadar çok şeyi anlatmaya çalışıp, hiçbirşey anlatamama yerine, bir adet amaç/mesaj belirleseydi daha isabetli olurdu sanırım.

arabalar patlıyor, uçaklar kalkıyor, silahlar, koşturmacalar, aşklar... da hepsi üst üste konulunca bir film etmiyor maalesef. ismi bile çok şey ifade edebilirken tek başına, onlarca senaryoya müsaitken...

birçok pop şarkının birkaç cıstak melodiye söz yazılarak piyasaya verildiği günümüzde, sinemamızın tam da yükselişe geçtiği bu dönemde pek kötü bir örnek. kötü bir örnek de tamamen kötü demek değil aslında. bu kötü, deyip daha iyisini yapabilir, yapmalı birileri.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol