misafirlikte tuvaletin tikanması

başıma gelmiştir ama ne gelmek;

ıslak bir marmaris kışı yağmur pars pars sokakta.. babam arabadan iner inmez montunun içine alıyor beni küçüğüm o zaman... neyse giriyoruz misafire kebaplar yeniyor ben yemeklerin etkisi ile biraz uyukluyorum koltukta... karın ağrısı ile uyanıyorum anneme ’anne kakam geldi’ diyorum karanlık koridorun sonundaki tuvalete kadar götürülmeyi rica ediyorum..yabancının evi sonuçtas her yerden bir şey çıkabilir düşüncesi..neyse indiriyorum külodumu başlıyorum ’blık blık’ dışkılamaya.. bu arada bir şeyler okumak istiyor bünyem orda erişebildiğim ilk dolabı açıyorum deterjanı alıyorum elime yanındaki yazıları okuyorum. salon sıvı el sabunu damacanası görüyorum onun da arkasındaki yazıları okyorum kimyasallar filan derken birden gözüme kanatlı orkid çarpıyor yeni çıkmış o sıralar. ilgimi çekiyor alıp okumaya başlıyorum..paketin üstü pinçik minçik yırtılmış kullanılmış belli. üzerinde çiçek feralığı yazısını görür görmez koklama isteği duyuyorum.... cıkarıyorum bir tane.. ’snıffff’ kokluyorumm afedersiniz ama bi sike benzemiyo kokusu.. daha sonra yanımda duvardan çıkmış bir musluk görüyorum ki bu musluğun orada ne işi var diye düşünmemle acaba akıyor mu diye açmam bir oluyor tazzikle fışkıran su yerleri ıslatıyor heyecandan elimdeki ped yere düşüp ıslanıyor.. ped’i yok etmenin bir yolu olduğunu biliyorum ama sadece şu çaresiz cümle ağzımdan dökülüyor..

anneeeeeeaeaaaa bitttiiiiiii.............