küçüktük o zamanlar, kardeşim de nasıl severdi leblebi tozunu, ananemlere her gidişimizde mahalle bakkalından bi kaç paket alır zevle tüketirdik, gerçi boğaza yapışması, ya da ağızdayken birden hızlı nefes alma durumunda hayati tehlikesi de yok değildi ama gene de yerdik işte. neyse efendim, bi gün yine ananemdeydik, arka bahçede de çatı yapımında kullanılacak keresteleri yığmışlar, ki uzun süredir bahçede duruyorlardı,o tahtalardan aynı, leblebi tozuna benzeyen tozlar akmış yere, artık tahta kurusu mu yemişti neydi bilemiyorum ama tahta tozu leblebi tozunun tıpkısıydı, ben küçük bi poşetin içine bu tozlardan doldurup, kardeşime "sana leblebi tozu aldım" dedim, garibim sevinip dikti poşeti ağzına.. sonra mı?sonra bahçede, ben önde o arkada bi kaç tur attık tabi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?