kemal kılıçdaroğlu melih gökçek kapışmas

eger tarti$manin ozetini yapacak olursak ve bu ozeti bireylerin isimleri kar$isinda yapacak olursan kar$imiza $oyle bir tablo cikar;

ugur dundar: sabir ta$i misaliydi, kimi zaman cocuk azarlar gibi sesini yukselterek "sayin konuklar lutfen beni dinler misiniz, istirham ediyorum" dedi her zamanki nezaketi ile. cok sabirliydi cok.

kemal kilicdaroglu: izleyenlerden eminim olumlu puanlar almi$tir. sesini yukseltmedi, her zamanki sakin tavrini bu tarti$mada da korudu, gokcek’in konu$masini bolmedi, konudan di$ari cikmadi ve melih gokcek’in cevaplayamadigi sorular sordu. sorularinin herbiirnin cevabi vardi aslinda ama o cevaplari vermekle "evet ben ankarayi soydum dolandirdim" demek e$deger olacakti.

melih gokcek: her zaman bildigimiz melih gokcek’ti kendisi. bir kahvehanede okey masasindaki arkada$lari ile konu$uyormu$casina argo ve hakaret iceren cumleleri cokca sarfetti. olabildigince yuksek sesle konu$arak kendi sesinden ba$ka kimsenin konu$malarinin duyulmamasini saglamaya cali$ti istisnasiz tum program boyunca. kilicdaroglu’nun sozlerini hep ama hep kesti, ugur dundar’i taraf tutmakla itham etti ve hemen hicbir soruya tatmin edici cevaplar veremedi.

gecenin sorusu $uydu;

"dunyanin herhangi bir ulkesinde herhangi bir belediye tarafindan sizden daha pahaliya dogalgaz sayaci takan bir yer var mi sayin gokcek? bana sadece tek bir ulke ismi verin."

bu soru defalarca sorulmasina ragmen gokcek tarafindan hep samanalti edilmeye ugra$ildi ve nihayetinde bu soru cevap bulamadi, tipki benzeri onlarca sorunun da cevap bulamadigi gibi. umarim tun ankara bu programi izlemi$tir de en azindan bu secimlerde ankara melih gokcek’ten kurtulur nihayetinde.