kabadayı

muque
dün gece sinema salonunu büyük bir pi$manlıkla -hatta film bitmeden- terk etmeme sebep olmu$ film.

"$ener $en" dedim, "ne yapsa yenir" dedim, "leziz olmu$tur kesin" dedim, "hem bak ismail hacıoğlu da var" dedim, ama ne oldu? iç sesim doğruyu söyledi, kenan imirzalıoğlu’na katlanamadım, deli yürek’ten bile kötüydü..

tam bir dizi senaryosu olmu$.

sonlara doğru delikanlıya dönü$en asi evlat, tüm hikayesini repliklerle anlatan acıların kadını, kötü makyaj, eksik müzik, bir hatun için akıtılan kanlar, ölen insanlar, terk eden/ vefasızlık eden eski dostlar, psikopat bir katil ve adamları, kaçı$lar, ki kaçı$ esnasında "sarılalım sıkı sıkı" moduna geçmeceler..
"ben aslında senin babanım" kli$esi, filmin havasını az da olsa dağıtsın diye araya serpi$tirilen komik e$cinsel aldanmacası..

hepsi tanıdık bunların, hepsi bilindik..
bilmemkaç filmde gördük ayrı ayrı..

neyse, geçmi$ olsun.

önemli uyarı: gidilmez bu filme, illa izleyeceğim diyorsanız dvd yahut vcd çok pi$man olmanızı engelleyebilir.

önemli not: emekleri böyle tek entryde harcamak istemezdim ama artık siz de biraz dü$ünün ki; türk sineması izleyicisinin gözü açıldı. önüne ne konsa yemiyor.

sonuç:
film kötü.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol