necati cumalı’nın bir deniz kentinin insanlarını ve şehrin aydınlığını betimlediği hüzünlü şiiri.
küçüğüm, sen şimdi onsekizindesin
güzelliğin gün günden dillere destan
hatıramda herbiri seninle canlanan
izmir´in günlerinde gecelerindesin
sönmüş yanardağlar, kaleler eteğinde
yüzyıllardır uyuyan şu bizim izmir
o aşık kadınları, levent erkekleri nerde?
sahiden yaşayıp göçtüler mi kimbilir?
balkonlara, yalılara dalar düşünürüm
o günler uzaklaşan yelkenlerin peşi sıra
akan bulutlar gibi geçmiş: ne iz, ne hatıra!
sır şimdi bunca güzel hayat, güzel ölüm!
sır şimdi gözyaşları, saadet dilekleri
bize gelen yüzyılların hikayesi sır
eski izmir diye ne varsa şunun bunun bildiği
yaşlıların kırık dökük anlattığıdır
aşkı şehirler yaratır, şehirler yaşatır
ben gönlümce yaşadım, gönlümce sevdim
bilirim saadetim, yalnızlığım bundandır
seni bulduğum, kaybettiğim günden bilirim.
aşklarının tarihi bir şehrin tarihidir diyorum
gün gelir aşklarıyle anılır şehirler anılırsa
niyetim sevdalı sözler etmek de olmasa
izmir için ne yazarsam sana adıyorum!
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?