israil

1948’de,hitlerin elinden sağ kurtulan ibranilerin filistin topraklarını işgal ederek kurdukları küçücük bir yer.bir bakıma böyle işte.

gerçek şu ki yahudiler kendi lisanlarında sion (ortadoğu) adını verdikleri vaad edilmiş topraklarına kavuşuyor yavaş yavaş.filistin bugün işgallerle,ambargolarla tamamıyla pasifize edilmiş durumda.ırak’ın bütünü yine amerikanın ya da diğer adıyla yahudi lobisinin parmaklarının ucunda.iran da her ne kadar meydan okuyan demeçler veriyor olsa da kendi sonunun nasıl geleceğini pek ala kestirebiliyor.yine israil için her zaman bir tehdit oluşturan suriye(hizbullah kamplarının merkezi)ülkedeki tüm dini örgütlerin faaliyetlerini bitirmek durumunda kaldı,10 milyonluk küçücük nüfusuyla türkiye’den yardım dileniyor.etnik ayrımcılığa açık toplum yapısıyla suriye’deki dengeler korkarımki ıraktakinden çok daha çabuk dağılıverecek.
sıkı durun türkiye de yahudilerin kendilerine vaad edilmiş topraklarının bir parçasını barındırıyor;tabii ki de mezopotamya bölgesini.bugün şanlıurfa’da,gaziantep’te dönümlerce arazi satın almış durumda yahudiler.yine mezopotamya’daki kürt varlığını bir koz olarak her zaman için elinde saklamakta.
diğer müslüman ülkeler de şu an için zevk sefa içinde petrol’ün nimetlerini tüketmekle meşgul.katar emiri açtığı hipodroma genç ingiliz atları bulmak telaşında.arabistan kralı da en son baktığımda sahibi olduğu fulham kulübüne anelka’yı transfer etmek için fenerbahçe kulübüne bir dizi girişimde bulunmuştu.
işte böyle... bir avuç toprak üzerinde tüm dünya’ya hükmetmeye çalışıyor israil,başarıyor da bunu.kimse çıt bile diyemiyor.kundakta bebekler öldürülüyor,çocuklar babalarınınn kucaklarında kurşunlanıyor,evler,okullar bombalanıyor kimse ses edemiyor.
bizler ise her cuma namazı çıkışı bir adet israil bayrağı yakarak protesto ediyoruz bu durumu.lambayı açıp kapatarak tepki koymaya çalışılyoruz tüm bu olup bitenlere.

biz harbiden çok komiğiz.