hz.muhammed’i neye göre eleştireceğiz ki? hz.muhammed inananlara göre -ki bende bir inananım- allah’tan aldığı emirleri uygulamıştır yani kendisi özel olarak bir düşünce tarzı ve olay ortaya koymamıştır, ortaya koyduğu tanrı’dan aldığı vahiyler yoluyla gelen ve tüm insanlığın kavraması gereken mesajlardır. bunlar belki hz.peygameber’in aklından geçen şeylerdi ama bunları o ortaya çıkarmadı ki. bu anlamda hz.muhammed’i eleştirmek bir anlamda tanrı’yı eleştirmektir.
herkesin böyle bir eleştiri lüksüne sahip olduğuna inanıyorum insan olduğundan ötürü ve düşünen bir varlık olduğundan dolayı ancak bu eleştiri lüksü insanın kendi içdünyasında olmalıdır bu dışarı vurulursa başkalarının inançlarına saygısızlığa kadar gider.
atatürk ile hz.peygamber ne zamandan beri aynı kefeye konur oldu onu hiç anlayabilmiş değilim, biri tamamen teolojik yani dinle alakalı ve dinsel bir durum ve işin içinde nakli bilimler var. diğerinde ise tamamen bilimsel, akli bilimleri esas alan bir ideoloji var ki aynı zamanda tüm inançlara da laiklikle birlikte saygı duymaktadır. ikisi farklıdır aynı kefeye konulamaz, tek benzerlikleri de ikisi de yaşadıkları dönemin en büyük adamlarıydılar. birisi neredeyse 1400 senedir gelen bir inancı son derece güzelce insanlığa anlatmıştır barışın insanı olmuştur, diğeriyse neredeyse 100 yılı bulacak ve ebediyete kadar sürecek olan bir yapıyı kurmuştur ve son derece barışçıl ilkeleri benimsemiştir ki nitekim doğumunun yüzüncü yılında 1981’de mustafa kemal unesco tarafından dünyadaki barışın esas mimarı diye ilan edilmiştir.
hz.muhammed eleştirilmez diye bir şey yoktur ki onu eleştirmek tanrı’yı eleştirmektir ancak bu kişinin iç dünyasında olmalıdır ki bu da laiklik ilkesidir zaten. atatürk’te eleştirilemez diye bir şey yok eğer eleştirilebilecek yanını bulabilirseniz eleştirebilirsiniz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?