eşcinselligin meşrulaştirılması

freagl dreams
tanrının emrettiğini yoksaymanın yolu, eşcinselliği dinsel alanın dışına çıkarmaktır. 1684-1754 yılları arasında yaşayan danimarkalı tarihçi ludbic holberg, "eşcinselliğin bireysel bir konu olduğunu, kilisenin ve devletin bu hususta tarafsız kalması gerektiğini" söyler. fransız montesquieu eşcinselliğin "ulusal bir görenek" olmaktan öte anlamı olmadığını savunur. voltaire’e göre "nefretlik" bir eylem olmasına karşın suç olmaktan çıkarılmalıdır. öncelikle eşcinsellik dinsel alanın dışına taşınmaya çalışılacaktır, anormal, sapkın ve yapay cinsel davranışlar olarak tezahür eden bir "akıl kusuru" olarak algılanmasını sağlayarak, "günah" olmaktan çıkarmaktır ki, psikologlar, psikiyatristler, araştırmacılar arasında zaten bu hususta tam bir mutabakat vardır.

tanrı’dan gelen böylesi bir anomali karşısında kutsal kitap dedikleri incil, eşcinselliğe yol verecek biçimde yorumlanabilecek ayetler de içerir. nitekim, "ben şölenlerinizden nefret ediyorum, ciddi oturumlarınızdan haz almıyorum... adalet sular gibi çağlasın ve dürüstlük devasa bir ırmak gibi aksın" diye de buyurmuştur. buradaki "dürüstlük" ve "adalet" kavramlarının eşcinsellerin lehine kullanılması sağlanmıştır.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol