ortaligi ciddi sekilde bulandirmaya calisan, abdullah gül ile yapilan mülakatta sormus oldugu sorlarla kendinden tekrar tiksindirmis medyatik kisi:
ertuğrul özkök: kulağımıza hem akpnin hem chpnin seçim kampanyasında el altından iki ayrı propaganda konusu işlediği geliyor. mesela partiniz, chp, dyp ve anavatana karşı, "dindar bir cumhurbaşkanını seçtirmediler" propagandasını yapıyormuş.
abdullah gül (özkökün sözünü keserek): hayır, hayır asla olmaz. dindar meselesi turgut özalı anma törenlerindeki bir pankarttan çıktı. cumhurbaşkanlığı için böyle bir kriter olamaz. ayrıca ben çıkıp nasıl "dindar cumhurbaşkanıyım" diyebilirim. kendi günahlarım gözümün önünden geçer. o yüzden "dindar kişi yapalım" diye ne açıktan, ne de el altından faaliyetimiz yok, asla olamaz. ayrıca kapalılar ne demek? bazen kapalıların daha büyük hataları oluyor, nasıl izah edilir ki? tayyip bey de, arkadaşlar da buna izin vermez. ama engellenmem de milletin içine sinmedi, açık söyleyeyim. peki chp ne propagandası yapıyormuş?
e.ö.: onlar da "oyunuzu akpye verip ziyan etmeyin. çünkü asker onlara iktidarı vermeyecek" diye propaganda yapıyormuş.
- böyle bir şey de asla olmaz. chpnin böyle bir şey söyleyeceğini sanmıyorum. çünkü ne solculuğa, ne sosyal demokratlığa, ne de politikaya sığar, türk insanı da kabul edemez.
edit: gülün dindar cumhurbaskani secme konusundaki zikr ettikleri hala yüzsüzlük derdinde olduklarini gösteriyor. arinc tarafindan sarf edilmis cümleleri ben yapmadim diyor. vay anasini sayin seyirciler: yine yalan, yine dolan.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/6602239.asp?gid=180
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?