önce hain bir uykunun sevimsiz sabahı 
gibi sıradan mahmur, 
aynı sabahın 
ilk sıcak çayı gibi ferah 
bir karşılaşma... 
-merhaba! 
sonra güzel 
ve en sıcak gülüşmelerin ev sahibi 
bir yüz... 
-görüşürüz! 
derken 
sanki elin elimde 
kem gözlere keder 
dünya güzeli sohbetler 
-ara beni! 
ardından 
derimizin altına sızan 
hani katiyen rakı içme mecburiyeti çağrıştıran 
bir korku ki 
-eyvah! 
ve şimdi 
kalbimi karanlıklarda hançerleyen 
aklımı başımdan eyleyen 
çok uzun yollarda 
hiç uykulu otobüs saatleri gibi 
acıtan 
kanatan 
yani korktuğumuz 
yani başımıza gelen 
büyüdükçe büyüleyen 
aşk... 
-seni seviyorum! 
şimdi sen 
kalbimin közünde kıvılcım kıvamında 
ağrıyan...
                    
                    
                    neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?
