ne kadar acı verir aslında insana.ilk önce içten içe istersin onu sonra izlemeye başlarsın hala orda mı diye.yanında geçen herkesi kıskanırsın.hele ona alıcı gözüyle bakanı hemen seçer kıskanır kızarsın ona tanımadığın bir kişi birden düşmanın oluverir.zamanla gerçeği gördükçe vazgeçmeye çalışırsın(ama sadece çalışırsın) yerine yenilerini koyarak avunduğunu zannedirsin.ama aslında her yeni geleni onla kıyaslarsın.bir gün başkasıyla görürsün kızarsın ona aslında kendine kızman gerekirken.onu alabilecekken almamış olan ahmak sensin başkasını suçlamana gerek yokken...
bu duruma cuk oturan bir sözü zamanında dostoyeski söylemiş:
aslında insanı en çok acıtan şey hayal kırıklıkları değil yaşanması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?