bilgiçlerin şiirleri

eflatun kar
hastalıklı aşk
suçtun
karanlık gözlerine ben ne diyeyim
sıkıldım artık
kıskanmaktan da yoruldum
yanlıştın
ismini geçiremem sesimden
anlarıma işleyen hırstır öfkedir fikrin
susup da susamayışlarımın karşısında
set çekemediğim sestir zikrin
oysaki sen sessizliğim
kendimden kaçışlarım
kimsesizliğimsin benim
bu kadar yalnızlıkken sen
sustun
karanlık gözlerine ben ne diyeyim
çok değilsin
yalan sancılarımsın benim
ur gibiyken sen
sarhoş olup tükenip de sıfıra varışlarım
ya da kendime acıdığım her bir anım
yazık ki sen benim ziyanımsın
en kompleks yalanımsın
kendimi acıtmak dağlamak pahasına
yüz çevirişlerimsin madem
niçin inanmayıp da unutamayışlarımsın
bir oyun başlatıp kendi kendimi kandırışım
bile isteye kaçmayışım narkozuna kapıldığımdan
ve her bir içtiğim sigaram
ya yokluğunun efkarından ya varlığından
buz keskinliğinle kesilmek yaralanmak
serin gülüşünle hapsolmak esir olmak
soğuğunda uyuşmak istiyorum
sonra
kırıklarıma saplanıp temassızlık oluyorum
belirsizliktin
karanlık gözlerine ben ne diyeyim
bitti dedim
artık dönüşü olmayan çemberden
hangi pusa
hangi belirsizliğe eyvallay diyebilirdim
kanımda dolaşan zehir gibisin
dumanını içime çektiğim tütün gibi
aslında
sen sadece bir şarkı söyleme isteği
tükendin
çabuk bittin..

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol