çileyi koklayıp gül niyetine
zindana girersen beni de çağır
sabrı, kanaati bal niyetine
ekmeğe dürersen beni de çağır.
bazen iki dünya sığar içime
bazen iki güneş doğar içime
bazen gam yağmuru yağar içime
sen beni ararsan beni de çağır.
dostların var ise divanelerden
gözyaşın aktıysa minarelerden
binlerce senelik viranelerden
birşeyler sorarsan beni de çağır.
ezelin ezelden öncesi vardı
yine sonsuzluktur sonsuzun ardı
zaman yumağına bizi kim sardı
aklını yorarsan beni de çağır.
dışarda göz yanar, içerde yürek
taahhüt ehline tahammül gerek
mazlum yarasına merhem diyerek
gözyaşı sürersen beni de çağır.
abdurrahim karakoç
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?