doğu illerinde hızla artan devlet düşmanlığı

dogu ve guneydogu illerinde kabaran devlet du$manligindan bahsediyorum.

ozellikle 29 aralık 2011 şırnak ta 35 sivilin bombalanması olayi uzerine buyuk bir arti$ gostermi$tir. halk sokaklarda pkk leyhine sloganlar atiyor, propagandalar yapiyor. dogu ve guneydogu illerindeki "türkiye cumhuriyeti vatanda$lari" artik devlet sagolsun demiyor, pkk sagolsun diyor. ulke hizla cok uc noktada bir durumun e$igine gidiyor. belki yakin bir zamanda degil ama bu $ekilde artan bir devlet du$manligi bir sure sonra bir isyani tetikler, olasi bir ba$kaldirinin fitilini ate$ler.

peki bu bolgelerdeki halk haksiz mi?

$imdi konu hak yahut haksizlik degil, konu hizla artan gerilimin bir an once gucunun azaltilmasidir. bolge halklari uzun senelerdir hakli konumda aslinda ama siradan insanlar bile hemen her $eyin farkindayken hukumet yetkilileri hicbir $ey yokmu$, hicbir $ey olmuyormu$casina hayatlarina devam ediyor.

dogu illeri kayniyor, dogu illeri devletten yaka silkip pkk’nin tuzagian du$en gencecik insanlarla dolu. doguda ki bir ev kadini dahi, bir anne dahi pkk taraftari $u sira. devlet hukumet kendi ile teror orgutunu besliyor, hem de insan kaniyla insan ofkesiyle.

dogu illeri artik devletini sevmiyor, vatan sagolsun lafi lugatlarindan cikali cok zaman olmu$. devletin dogu illerini gorme vakti geldi, gecti bile. bir an once doguya mudahale edilmeli ekonomik ve kulturel anlamda. aksi taktirde doguda ba$layan bu ate$ hepimizi yakar.

(bkz: dovlet bize bahmir).

kayseri’nin mi, sivas’ın mı diye ve daha neler neler diye zihinde doğu-batı üzerine yanan ampuller bir yana; kısmen haklılık payı olduğunu düşündüğüm ifadedir.

haddizatında (kulakların çınlasın demirel) devlet diye bir şey var mı hala, kaldı mı ki?

illaki akape ile başlamayan; kimi gaflet, kimi dalalet ve kimi de ihanet olarak nitelendirilebilecek politika(sızlık)lar yıllar yılı biriktü, biriktü nur topu gibi bir pandora kutusuna dönüştü.

özelleştirdik, göç ettirdik, yasakladık, serbest bıraktık, özür diledik, hata yaptık, üstünü örttük, örtüyü kaldırdık azıcık, sonra tekrar kapattık, tek dedik, tekbir dedik... cep delik cepken delik!..

bop eş başkanı bir yandan, bir yandan da dindar!.. hem sabah akşam tek partiye vurur, kendisi ileri demokrat!.. hem islam, iman, vicdan, eşitlik, kardeşlik der ve hem de kapitalistin önde gideni!.. hem gözleri var görmez, kulakları var duymaz, dilleri var söylemez der, e ama kendisi bizzatihi tek !..

sorsan herkes hakperest, herkes kardeş, herkes can canan; kastın, sömürünün, altta kalanın canı çıksıncı bir toplum, bir düzen!..

bana neyse...

hiç bir şekilde hoşgörü ile bakılamayacak durum. hiç kimse devlet otoritesini sarsarak ülkemizi bu coğrafyada güçsüz hale getiremez veya güçsüz gösteremez. ve ister inanın ister inanmayın adamım ama herkes aynı gemide.