the shawshank redemption

stephen king’in ayni adli eserinden uyarlama olarak cekilen, orijinal adi shawshank redemption olan, tim robbins ve morgan freeman abilerin basrol oynadigi, saibeli bir sekilde karisini oldurmek sucundan shawshank hapishanesine gonderilen andy dufresne’in (tim robbins), burada hic alisik olmadigi bir hayat mucadelesi vermeye baslamasini ve hapishanede tanistigi ellis redding’in (morgan freeman) onun en yakin dostu olmasi sonucunda kendi deneyimleriyle dufresne’e mucadele gucu vermesini konu alan, akil ve mantigin sinirlarini bir sekilde zorlayan, ozgurluge inanmanin neler yaptirabilecegini birebir gozler onune seren mukemmel bir basyapit.

muhtesem bir film. izledigim de tuylerim diken diken olmustu. kacis senaryosu mehtesemdi ayrica.

konusu kurgusu ve oyunculugu ile ibret i alem bir cali$madir.
o muduru yakaladigim yerde tepelemek istemi$tim ilk izledigimde.

(bkz: esaret)

modern zamanlarin en iyi filmerinden.

cok duydum adini ama izleyemedim bir turlu.icimde kaldi,bulmam lazim biryerlerden.

tum zamanlarin en iyi 250 filmi listesinde 2.siradadir.ancak 1994 yilinda en iyi film oscarini forrest gump’a kaptirmistir.

kahramanımızın hapishaneden kaçarken kanalizasyonu kullanması ve çıkınca yağmur altında beklemesi,mapusa ilk düştüğü günlerde uğradığı tecavüzlerden arınmasını sembolize etmektedir.

filmde hata var mı yok mu diye tartışılmıştır uzun zaman.
spoiler
hata da andy’nin hapishaneden kaçarken boş odasıdır.oda boştur ancak nasıl oluyor da o poster duvarda hala asılıdır.nasıl asılmıştır.
.....
her şeye rağmen bu kadar güzel senaryosu olan filmde bile sürekli hata aramak tabi ki olacaktır.ancak filmi izleyen normal bir insan hatayı farketmez bile(ki onun hata olup olmadığı da belli değil) sadece izler tim robbins’i ve morgan freeman’ı alkışlar.

tam anlamıyla zor bir film.düşüşlerle ve çıkışlarla dolu. intikamlar alınıyor, üzülünüyor...ama ne tuhaf;bu filmde iyiler kazanıyor,hayaller gerçekleşiyor.benim için;geç kalarak izlediğim bir film daha.

"hope is a good thing. maybe the best of things. and a good thing never dies."
nacizane türkçesi:
"umut iyi bir şeydir. belki de en iyi şeydir. ve iyiler asla ölmez."
ve de;
"brooks was here........
so was red..."

hayatımda izledikten sonra ağladığım ilk filmdir.

dün akşam bir kanalda farklı dublajla belki 94. kez gözümü kırpmadan izlediğim filmdir. tabi ki thomas newman’ın katkısı göz ardı edilemez.

şaşırtıcı sonuyla ve harika oyunculuğuyla insanın aklını alan tüm zamanların en iyi filmlerinden biri...

fimden cıkarılacak dersler.

1) bir bankacıya asla guvenme paranı hortumlayabilir.
2) azimle sıcan duvarı delermiş.

an itibari ile tv8 de yayınlanan pek bir leziz filmdir.

inanılmaz bir film ...
akılın ve sabırın birleştiği an...

ortaokuldayken türkçe hocamın ballandıra ballandıra anlattığı, fakat benim ancak üniversiteyi bitirme zamanlarında izleyebildiğim filmdir. filmin konusunu bu duruma oranlarsak: (bkz: hayatın ne kadar garip olduğunun anlaşıldığı anlar)

taşları yerine oturtmak için üzerinde iyi düşünüldüğünü sandığım, içinde zeka kırıntılarının bulunduğu, hiç bir ayrıntının boş ve gereksiz olmadığı; dostluk, dürüstlük, din, yolsuzluk gibi kavramlara koca bir vurgu yapan; sonunda da sağ gösterip sol vuran bir yapım...

p.s: posterin alt köşelerindeki bantları kaldırsanız da üst köşedeki bantlar, posterin duvarda kalma işine yardımcı olacaktır.

(bkz: esaretin bedeli)

olaganustu bir film.

gerek konusuyla, gerek cekimiyle birlikte dort dortluk film hangisidir deseler hic cekinmeden "aha budur" derim, yaparim bunu.

umudun insan hayatindaki en onemli ya$am sebebi oldugunu yeniden hatirlamamizi saglar bu film ve hangi ortamda olursa olsun asla yitirilmemesi gerektigini.ote yandan nasil bir ke$meke$ icerisinde olunsa dahi arkada$ligin, dostlugun kutsalligini da gozumuze gozumuze sokar son derece ba$arili bir bicimde.

konusu ozetle $u $ekildedir;

andy isimli bir banker, kendisini aldatan e$ini ve e$inin sevgilisini oldurmek sucundan hapse atilir.oysa andy sucsuzdur ancak sucsuzlugunu ispatlayabilecek hicbir $ansi yoktur, zira icerisine girmi$ oldugu dunyada bu ve benzeri $anslar bulmaz insani.ya her $eye boyun buker denilenleri yapar ve ya$arsin, ya da olursun.andy’nin hapishanede gecirdigi zamanlar ve ya$adigi tum zorluklara ragmen hicbir $ekilde umudunu yitirmemesini ve besledigi bu umut sayesinde hayata yeniden donu$unu konu aliyor bu film.daha fazlasi da spoilere girer zaten.

yine de bir spoiler vermek ister bu deli gonul.

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------

andy: anladigim kadariyla, iceri bir $eyin
nasıl sokulacagini bilen adam sensin.
red:zaman zaman belirli $eyleri getirmemle bilinirim.
ne istiyorsun?
andy: rita hayworth.
red: ne?
andy: onu getirebilir misin?
red: bir kac hafta alir.
andy: haftalar mi?
red: soyledigime uzgunum ama onu pantolonumun cebine sokamadim.ama getirebilirim.rahatla.

-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------