hıristiyan ortaçağ felsefesinin 13. yüzyılda yaşamış ünlü düşünürü. augustinus geleneğinden olduğu kadar, aristotelesçi düşünce geleneğinden ve bu arada ibn sinadan etkilenmiş olan william, özle varoluş arasında bir ayırım yapmış ve bu ayırımı, tıpkı islam felsefesinde olduğu gibi, tanrıyla yaratıklarını birbirlerinden ayırmak için kullanmıştır. buna göre, sonlu varlıkların özü varoluşundan ayrı olup, onların varolmaları zorunlu değildir; buna karşın zorunlu varlık olan tanrı söz konusu olduğunda, onun özünün varoluşundan ayrılmadığını görürüz. bu ise, williama göre, sonlu yaratıkların varoluşlarını başka bir varlıktan aldıkları yerde, tanrının saf varoluş olması anlamına gelmektedir. aristotelesten gelen hiyerarşik akıllar düzeniyle dünyanın ya da maddenin ezeli olduğu düşüncesini reddetmiş olan william, tanrının dünyayı zaman içinde, doğrudan doğruya ve hiçten yarattığını söylemiştir. buna karşın, aristotelesçi hilomorfik varlık anlayışını benimseyen filozof-teolog, son çözümlemede, aristotelesten aquinaslı thomasya çıkan yolda bir geçiş düşünürü olarak kalmıştır.
auvergneli william
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?