wed gather around all in a room fasten our belts engage in dialogue
wed all slow down rest without guilt not lie without fear disagree sans judgement
we would stay and respond and expand and include and allow and forgive and
enjoy and evolve and discern and inquire and accept and admit and divulge and
open and reach out and speak up
this is utopia this is my utopia
this is my ideal my end in sight
utopia this is my utopia
this is my nirvana
my ultimate
wed open our arms wed all jump in wed all coast down into safety nets
we would share and listen and support and welcome be propelled by passion not
invest in outcomes we would breathe and be charmed and amused by difference
be gentle and make room for every emotion
wed provide forums wed all speak out wed all be heard wed all feel seen
wed rise post-obstacle more defined more grateful we would heal be humbled
and be unstoppable wed hold close and let go and know when to do which wed
release and disarm and stand up and feel safe
this is utopia this is my utopia
this is my ideal my end in sight
utopia this is my utopia
this is my nirvana
my ultimate
(bkz: under rug swept)
(bkz: alanis morissette)
utopia
imkansiz istek.
thomas morenin basyapit eseri.
thomas moreun kaleme aldığı, var olmayan ülke anlamı taşıyan kitap. moreun hayal ettiği düzen gerçekten tam hayaldir. toplumda herkes eşit, tabaka yok, paraya-altına değer verme yok. paraya değer vermenin diğer sorunların da kökünü kazıdığını izah etmiş more. en ince ayrıntıyı hesab etmiş, özel mülkiyeti kaldırmış, herkesin her gün mutlaka belli bir saat çalışmasının gerekliliği gibi çözümler geliştirmiş, komünizmin tohumlarını serpmiş. asi bir yapısı vardı zaten moreun, deli doluydu; papaza kelek derdi, krala çıplak, halka maraba, sivriydi biraz. nitekim isyankar gövdede kelle fazla durmaz.
yine bir gün kralla konuşurken ileri geri hareketlerde bulunmuş, el şakası yapmış gaflete düşüp. kral da çoluk çocuğun yanında kaldıramamış hareketi, vurdurmuş boynunu. cesur ve radikal düşüncelerin adamıymış more, ama toplumun mevcut yapısını, fikirlerin gerçekleşebilitesini, kralla nasıl oturup kalkılacağını bilmeyi çok fazla hesaba katmamış.
yine bir gün kralla konuşurken ileri geri hareketlerde bulunmuş, el şakası yapmış gaflete düşüp. kral da çoluk çocuğun yanında kaldıramamış hareketi, vurdurmuş boynunu. cesur ve radikal düşüncelerin adamıymış more, ama toplumun mevcut yapısını, fikirlerin gerçekleşebilitesini, kralla nasıl oturup kalkılacağını bilmeyi çok fazla hesaba katmamış.
yeni keşfetmiş olduğum, ve uzun bir süre sıkılmadan dinelenebilir onayımı alan enfes bir goldfrapp parçası..
sozleri de şoyledir efendim:
it’s a strange day
no colours or shapes
no sound in my head
i forget who i am
when i’m with you
there’s no reason
there’s no sense
i’m not supposed to feel
i forget who i am
i forget
fascist baby
utopia, utopia
my dog needs new ears
make his eyes see forever
make him live like me
again and again
i’m wired to the world
that’s how i know everything
i’m super brain
that’s how they made me
sozleri de şoyledir efendim:
it’s a strange day
no colours or shapes
no sound in my head
i forget who i am
when i’m with you
there’s no reason
there’s no sense
i’m not supposed to feel
i forget who i am
i forget
fascist baby
utopia, utopia
my dog needs new ears
make his eyes see forever
make him live like me
again and again
i’m wired to the world
that’s how i know everything
i’m super brain
that’s how they made me
alanis morissette in under rug swept albümünden mükemmel bir parça...
neden bunu pek fazla kişi bilmiyor diye düşündüğüm, harika ingiliz channel 4 dizisidir. sadece konusu değil, renkleri, kamera kullanımları, müzikleriyle süpersonik bir dizidir. görsel açıdan böyle bir dizi görmedim ben henüz. karanlık bir yani vardır, o parlak renk kullanımlarına rağmen, her sahnesi, bir fotoğraf gibidir. insanı gerer, paranoyaklaştırır. herkesin izlemesini izlediğim dizidir. where is jessica hyde? cümlesini sık sık duyar ve duydukça sinirleriniz gerilir.
kısacası, bu ingilizler, dizi yapma konusunda, en az müzikte olduğu kadar başarılılar.
kısacası, bu ingilizler, dizi yapma konusunda, en az müzikte olduğu kadar başarılılar.
thomas more isimli bir ingiliz yazarın yazdığı ve ütopia hayali halkının yaşam tarzının anlatıldığı roman.litaretüre geçen ilk toplum bilimi kitabı olup, komünizmim temelini atmıştır.aynı zamanda çağımızdan önce yazılmasına rağmen çağımızdan ileri bir kitaptır gerisini siz düşünün.
ütopya kelimesini dünya literatürüne kazandıran düşünür thomas moredur. aynı adı taşıyan kitabını erasmus için yazdığı söylenir.hatta erasmus kitabın yazılması ve basımında oldukça gönüllü bir şekilde çalışmıştır.thomas moreun ütopyası bir adaya kurulu ve 54 ilden oluşan bir devlet yapısıdır.özel mülkiyetin olmadığı,evlerin birbirine benzer olduğu ve bir kişinin aynı evde 10 seneden fazla kalamayacağı bir yapıdır.günümüzün değerli madenleri bilhassa altın bu adada bir değer ifade etmez.toprak kamunundur ve herkes dilediği gibi ekip biçebilir.dış dünya ile bağlantısı sıfıra yakın olan bir devletten bahseder thomas more.eşitlik ve hürriyet en önde gelen algılardır.hukuk her şeyin üstündedir.velhasıl kelam anlattıklarına bakınca zaten neden ütopya olduğunu anlamak zor olmasa gerek.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?