pink floyd - the wall albümünden.
the trial (waters, bob ezrin) 5:16
good morning, worm your honor.
the crown will plainly show
the prisoner who now stands before you
was caught red-handed showing feelings
showing feelings of an almost human nature;
this will not do.
call the schoolmaster!
i always said hed come to no good
in the end your honor.
if theyd let me have my way i could
have flayed him into shape.
but my hands were tied,
the bleeding hearts and artists
let him get away with murder.
let me hammer him today?
crazy,
toys in the attic i am crazy,
truly gone fishing.
they must have taken my marbles away.
crazy, toys in the attic he is crazy.
you little shit youre in it now,
i hope they throw away the key.
you should have talked to me more often
than you did, but no! you had to go
your own way, have you broken any
homes up lately?
just five minutes, worm your honor,
him and me, alone.
baaaaaaaaaabe!
come to mother baby, let me hold you
in my arms.
mlud i never wanted him to
get in any trouble.
whyd he ever have to leave me?
worm, your honor, let me take him home.
crazy,
over the rainbow, i am crazy,
bars in the window.
there must have been a door there in the wall
when i came in.
crazy, over the rainbow, he is crazy.
the evidence before the court is
incontrivertable, theres no need for
the jury to retire.
in all my years of judging
i have never heard before
of someone more deserving
of the full penaltie of law.
the way you made them suffer,
your exquisite wife and mother,
fills me with the urge to defecate!
"hey judge! shit on him!"
since, my friend, you have revealed your
deepest fear,
i sentence you to be exposed before
your peers.
tear down the wall!
the trial
günaydın sayın solucan yargıç,
adalet ortaya çıkaracaktır ki,
şu anda önünüzde duran tutuklu,
suçüstü yakalanmıştır duygularını açığa vururken.
açığa vururken insan doğasına ait duygularını.
ayıp
bu kadar la kalmıyor.
okul müdürünü çağırın!
her zaman söylemiştim onun adam olmayacağını,
ve sonuç olarak sayın yargıç.
eğer izin verselerdi istediğimi yapmama,
ben onu döve döve adam ederdim.
fakat elimde değildi.
allahın cezaları ve düzenbazlar,
onun cinayeti şüphe uyandırmadan işlemesine izin verdiler.
bırakın onu bugün pataklayayım.
tavan arasındaki çılgın oyuncaklar, ben çılgınım.
bilyelerimi alıp götürmüş olmalılar.
davalının karısını çağırın
seni küçük pislik şimdi boka battın.
umarım fırlatıp atarlar anahtarı.
benimle daha sık konuşmalıydın
fakat hayır, ille kendi bildiğini
okuman gerekiyordu, hiç yıktığın
ev oldu mu son zamanlarda?
yalnızca beş dakika için, sayın solucan yargıç
onu ve beni yalnız bırakın.
bebeğim!
gel annene bebeğim, izin ver seni
kollarıma alayım
saygı değer efendim, hiç istemedim onun
başının belaya girmesini
neden beni terk etmek zorunda kaldı?
sayın solucan yargıç bırakın evine götüreyim onu
çılgın, gökkuşağının üstünde, bir çılgınım ben
pencerelerde parmaklıklar
bir kapı olmalıydı duvarda
içeri girdiğimde
çılgın gökkuşağının üstünde, bir çılgın o
mahkemenin elindeki deliller
tartışma götürmez, hiç gerek yok
jürinin odasına çekilmesine
bunca yıllık yargıçlığım süresince
daha önce hiç duymadım
bundan daha fazla hak edeni
tüm yasaları çiğnemekten dolayı cezalandırmayı
onlara acı çektirme yolun,
zarif karına ve annene,
kusmaya zorluyor beni
fakat dostum açığa vurdun
en derin korkunu
ben de seni mahkum ediyorum
benzerlerinin önünde
duvarı yıkmaya.
adalet ortaya çıkaracaktır ki,
şu anda önünüzde duran tutuklu,
suçüstü yakalanmıştır duygularını açığa vururken.
açığa vururken insan doğasına ait duygularını.
ayıp
bu kadar la kalmıyor.
okul müdürünü çağırın!
her zaman söylemiştim onun adam olmayacağını,
ve sonuç olarak sayın yargıç.
eğer izin verselerdi istediğimi yapmama,
ben onu döve döve adam ederdim.
fakat elimde değildi.
allahın cezaları ve düzenbazlar,
onun cinayeti şüphe uyandırmadan işlemesine izin verdiler.
bırakın onu bugün pataklayayım.
tavan arasındaki çılgın oyuncaklar, ben çılgınım.
bilyelerimi alıp götürmüş olmalılar.
davalının karısını çağırın
seni küçük pislik şimdi boka battın.
umarım fırlatıp atarlar anahtarı.
benimle daha sık konuşmalıydın
fakat hayır, ille kendi bildiğini
okuman gerekiyordu, hiç yıktığın
ev oldu mu son zamanlarda?
yalnızca beş dakika için, sayın solucan yargıç
onu ve beni yalnız bırakın.
bebeğim!
gel annene bebeğim, izin ver seni
kollarıma alayım
saygı değer efendim, hiç istemedim onun
başının belaya girmesini
neden beni terk etmek zorunda kaldı?
sayın solucan yargıç bırakın evine götüreyim onu
çılgın, gökkuşağının üstünde, bir çılgınım ben
pencerelerde parmaklıklar
bir kapı olmalıydı duvarda
içeri girdiğimde
çılgın gökkuşağının üstünde, bir çılgın o
mahkemenin elindeki deliller
tartışma götürmez, hiç gerek yok
jürinin odasına çekilmesine
bunca yıllık yargıçlığım süresince
daha önce hiç duymadım
bundan daha fazla hak edeni
tüm yasaları çiğnemekten dolayı cezalandırmayı
onlara acı çektirme yolun,
zarif karına ve annene,
kusmaya zorluyor beni
fakat dostum açığa vurdun
en derin korkunu
ben de seni mahkum ediyorum
benzerlerinin önünde
duvarı yıkmaya.
king diamondun 1990 tarihli the eye albümündeki şarkıda yakılmak istenen kadınla rahibin konuşması anlatılmaktadır.harika...
[la reymie:]
jeanne dbasson, you stand accused before the burning court
for practising witchcraft. do you confess? we have ways
to make you talk how do you plead?
[jeanne:]
i never did any harm to anyone. i dont believe this
[la reymie:]
lead the witch to the dungeon for the test...
bring out the glowing pins. do it now
this is rotten to the core
jeanne is naked on the floor
in the dungeon, they want more
[la reymie:]
oh jeanne, you feel so good
la reymie is touching her body
wringled fingers all over her
[la reymie:]
so this is how you make with the devil
were gonna get you, witchy woman
we will never believe in you
so you better repent your sins now
sticking needes into her skin yeah
in the dungeon blood is everywhere
clowing needes, needes and pins yeah
shes getting weaker, no more pain to feel
[la reymie:]
we will never believe in you
so you better repent your sins now
we are the servants of god, we believe in the devil
and weve found his mark on you, confess witch
thoushalt not suffer a witch to live
who soever lieth with a beast shall surely be put the death
[jeanne:]
never did i lie with any beast of thine
dogs or cats or goats, now leave my soul alone
[la reymie:]
he that sacrificeth unto any god save the lord only
he shall be utterly destroyed
[jeanne:]
now i hear, deceiving, lying tongues
never have i done no harm to anyone
but they dis not turn her loose
horns and tails and cloven hoof
can you tell me wheres the proof
[la reymie:]
jeanne dbasson, you stand accused before the burning court
for practising witchcraft. do you confess? we have ways
to make you talk how do you plead?
[jeanne:]
i never did any harm to anyone. i dont believe this
[la reymie:]
lead the witch to the dungeon for the test...
bring out the glowing pins. do it now
this is rotten to the core
jeanne is naked on the floor
in the dungeon, they want more
[la reymie:]
oh jeanne, you feel so good
la reymie is touching her body
wringled fingers all over her
[la reymie:]
so this is how you make with the devil
were gonna get you, witchy woman
we will never believe in you
so you better repent your sins now
sticking needes into her skin yeah
in the dungeon blood is everywhere
clowing needes, needes and pins yeah
shes getting weaker, no more pain to feel
[la reymie:]
we will never believe in you
so you better repent your sins now
we are the servants of god, we believe in the devil
and weve found his mark on you, confess witch
thoushalt not suffer a witch to live
who soever lieth with a beast shall surely be put the death
[jeanne:]
never did i lie with any beast of thine
dogs or cats or goats, now leave my soul alone
[la reymie:]
he that sacrificeth unto any god save the lord only
he shall be utterly destroyed
[jeanne:]
now i hear, deceiving, lying tongues
never have i done no harm to anyone
but they dis not turn her loose
horns and tails and cloven hoof
can you tell me wheres the proof
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?