rave; 1980’li yıllardaki popüler müziğe, gece kulüplerine ve ticari amaç güden radyolara bir baş kaldırı olarak başladı. o günlerde insanların çokça gittiği popüler kulüpleri reddeden bu akım, mekan olarak fabrikaları ve açık alanları kendine mesken tuttu. ilk rave partileri “kendin yap kendin eğlen” şeklinde gerçekleştirildi. bir grup arkadaşın bir araya gelerek partiler düzenlemesinden; brotherhood of boom, insomniac, mushgroove, freebass society ve pure gibi çok önemli ve popüler bazı rave parti organize eden şirketlerin gelişmesine kadar bir yelpazeye yayıldı. partiler için izin alınmamış, coğunluktan - ve özellikle polisten - yeri ve zamanı gizli tutulmuş, “underground” olmasına özen gosterilmiştir. bu yüzden çoğunlukla partilerin yeri ve zamanı ya kulaktan kulağa haber verilmiş ya da teknolojinin gelişmesiyle doğru orantılı olarak e-mail veya voicemail olarak sadece belirli bir kesime yeri ve zamanı haber verilmiştir.
rave 80’lı yillarda başladı. rave partilerinin en önemlileri londra ve manchester’da 80’li yılların ortasında acid house ve techno müziğin öne çıkmasıyla gerçekleşti. özellikle the acid house summers bu partilerin en önemlilerindendir, öyle ki 25.000 kişiye ev sahipliği yapmıştır. 80’li yılların sonunda londra’da gerçekleşen acid house dalgası bütün ingiltere’ye yayıldı ve fantazia, universe, raindance & amnesia house, universe tribal gathering adları altında bir çok yasal partiler düzenledi. her yıl berlin’de düzenlenen love parade 1997- 2000 yılları arasında bir milyondan fazla insanı misafir etti. bazılarımıza gore rave 1990’lı yılların sonunda kaybolmaya başladı. “rave” adı “festival” veya “party” adına çevrildi, “raver” olanlar kendinlerine “clubber” ismini uygun gördü. günümüzde ise “rave geri geliyor” soylentileri hakim. “old shool” geceleri organize edilmekte, yeni parçalar “old school” seslerinde çıkarılmakta, warehouse partileri yeniden düzenlenmekte. 2006 yılı “underground electronic culture”’ün doğum yılı olarak ilan edilmiş durumda.
öte yandan yüksek seste müzik ve binlerce insanın bir araya gelmesi çevreyi hiç de memnun etmedi. bir çok insan bu durumdan şikayetci oldu. rave partileri media’nın büyük ilgisini çekti. gazetelerde ve televizyon programlarında bu konu ve şikayetler dile getirildi. özellikle leah betts and anna wood adlı iki gencin böyle partilerden birinde yaşamlarını kaybetmeleri medyada oldukça çok işlendi. verilen yanlış ve kulaktan dolma haberler sonucunda, ecxtasy’nin bolca kullanıldığı rave partilerine düşmanca tavırlar başlamış oldu. politikacilar bile rave karşıtı söylemlerde bulundu. hatta bu tür partilere para cezası uygulaması yasallaştırıldı, öyle ki kanun dışı yapılan rave partilerin cezası ingiltere’de £20.000 ve 6 ay hapis cezasıydi o dönemlerde. rave partileri önce açık alanlara, yerleşim birimlerinden uzak mekanlara taşındı, sonra ise tam tersi açık alanlarda yapılan partiler yasaklandı, kapalı alanlara taşınması şartı koşuldu. 2005 yılında çek cumhuriyetinde yapılan bir rave partisi ise oldukça dikkat çekti. çek başkanı rave patisine gelenleri “barış üzerine kurulmuş toplumların düşmanı tehlikeli” insanlar olarak ilan etti.
rave kültürü ve bu kültürü benimseyenler belli başlı ilkeleri kabul ettiler. mesela kimseyi “küçük görmemek”, “aşagılamamak”, giyilen kostumlerden inanışa, cinsiyete, ırka kadar herşeyde “kabul etmek” en önemli rave ilkelerinden biri oldu. “bir olmak”, “sevmek”, “barış”, “saygi” diğer önemli rave ilkeleri olarak coğunluk taraından kabul edildi.
burax
rave
robot süpürge
bebek maması
aptamil bebek maması
en ucuz klima fiyatları
klima fiyatları
dubai vize
sözlük scripti sütyenli atlet
şişli escort bursa escort bursa escort görükle escort türkçe seks hikayeleri izmir escort hatay escort izmir escort ankara escort
çankaya escort maltepe escort buca escort denizli escort denizli escort çiğli escort şirinevler escort çekmeköy escort
Anadolu Yakası Escort istanbul escort
şişli escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?