islama göre allahın indirdiği ayetlerle hükmedilen devlettir.
şüphesiz tevrat’ı biz indirdik. içinde bir hidayet, bir nur vardır. (allah’a) teslim olmuş nebiler onunla yahudilere hüküm verirlerdi. kendilerini rabb’e adamış kimseler ile âlimler de öylece hükmederlerdi. çünkü bunlar allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi. onlar tevrat’ın hak olduğuna da şahit idiler. şu halde siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin. allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir (maide suresi/44)
islam devleti
bildigimiz şerri hükümlere göre yönetilen, kulluk esasina dayali, iran, suudi arabistan gibi kiytirik örnekleri verilebilecek devlet modeli. günümüzde bu manada tamamen din esasina dayali bir devletin sonu ancak karanliktir; yoldan sasip 1000 yil öncesinin esaslarina göre mum isiginda ulasilamayacak bir medeniyete ulasmaya calismaktadir.
laik sistemi cökertmek isteyen tükürükbaslarin özledigi, kadinlarin ezildigi, erkegin x sayida kadin edinebildigi, akillara ziyan kararlarin alinabilecegi, cinselligin bastirildigi, muhtemelen bilimin uygulandigi ama üretilmedigi, saldirgan uzantilarla dolu devlet olurdu iste.
günümüzdeki örneklerine bakinca "aha bizde bunun her mezhepten yapilmisi da var" deyip türkiye’nin güneyindeki ülkelerin göz önünde bulundurulmasi yeterlidir.
iran’da bile insanlar yasaklardan yakinirken, türkiye’ye gelmeden önce üzerindeki zincirleri cikarip, ne yazik ki dönüste kendilerini yine zincirlerken bunun özleminde olan aymazlara böyle bir seye kalkismamalari salik verilir.
#398298
laik sistemi cökertmek isteyen tükürükbaslarin özledigi, kadinlarin ezildigi, erkegin x sayida kadin edinebildigi, akillara ziyan kararlarin alinabilecegi, cinselligin bastirildigi, muhtemelen bilimin uygulandigi ama üretilmedigi, saldirgan uzantilarla dolu devlet olurdu iste.
günümüzdeki örneklerine bakinca "aha bizde bunun her mezhepten yapilmisi da var" deyip türkiye’nin güneyindeki ülkelerin göz önünde bulundurulmasi yeterlidir.
iran’da bile insanlar yasaklardan yakinirken, türkiye’ye gelmeden önce üzerindeki zincirleri cikarip, ne yazik ki dönüste kendilerini yine zincirlerken bunun özleminde olan aymazlara böyle bir seye kalkismamalari salik verilir.
#398298
egemenliğin kaynağı allah olan devlet anlayışı. türkiyede özlemini çekenler az değildir. tusiadın bir anketine göre türkiye nüfusunun %20si islami rejimi istemekteymiş.
2 örnek gösterilerek tanımı yapılabilir;
osmanlı gibidir;
iran gibi değildir.
rejimden bahsetmiyorum, kültürden bahsediyorum..
osmanlı gibidir;
iran gibi değildir.
rejimden bahsetmiyorum, kültürden bahsediyorum..
$eriat kanunlarıyle yönetilen $eriat devletidir.
kuran-ı kerimi baz alarak yöneti$im gerçekle$ir. ancak çagımız ko$ullarının cok dı$ında bir yerlerdedirler. hala hırsızların parmakları kesilir, zina yapanlar(!) ta$lanır.
kuran-ı kerimi baz alarak yöneti$im gerçekle$ir. ancak çagımız ko$ullarının cok dı$ında bir yerlerdedirler. hala hırsızların parmakları kesilir, zina yapanlar(!) ta$lanır.
dar’ul islamdir..islamın evi manasına gelir..
dikkat ederseniz "islam’ın" değil "islamın" yazdım..bunun sebebi; islam’ın kendisinden daha önce insanlara tebliğ edilen dinlerin son şekli olması, bütün dinlerin "kaynağa giden yol"unun yani şeriatının bulunması, islam şeriatının ise bütün bunları temsil etmesidir..
tanımdan hareketle dar’ul islam, islam’ın ana kaynağından yani kur’an’dan çıkarılan nass veya onun onayından geçmiş olan sünnet, kıyas, icma, istihsan, maslahat vs.. ve daha önce uygulanan şeriatın, kanun kriterleri olarak öngörüldüğü devlettir..
dahan önce uygulanan şeriat hükümlerinin önemi büyüktür..çünkü vahiy tarihi boyunca ilahi uyarılar ve müdahaleler, hep aynı temel kriterler ekseninde yapılmıştır..değişkenliği, tarihi ve sosyolojik farklılıklardan kaynaklanır."sizden her nebi için bir şeriat açıkladık sana da önünde bulunan kitapları doğrulayıcı ve onlara bir şahit olmak üzere bu hak kitabı indirdik" (maide suresi-48)
madem allah 7. asra kadar toplumsal değişimi gözönüne aldı ve geçmiştekileri doğrulayıcı, şimdikini ise tatbik edici bir şeriat getirdi de neden "bugün sizedininizi tamamladım"(maide suresi-3) diyerek bundan sonraki toplumsal gelişmeyi dikkate almadı? mı???
elbette dikkate aldı..bu aslında varlık nedeninin ve onun ilkelerinin tamamlanmasıdır..son din olduğu için bundan sonraki gelişmelere ve değişimlere göre hüküm vermek inananların işidir..
işte şeriat budur..etimolojik anlamının tam karşılığı.."yaşamak için muhtaç olunan suyun kaynağına giden yol".
haliyle şeriat, hüküm verirken önce ilkelere sonra sonra kur’an ve sünnette bahsi geçen olayların ve hükümlerin o tarihteki varoluş sebebine bakar..değişim esastır..
mesela hırsızlara uygulanan "kat-ı yed" cezası bu kabildendir..ve zina’ya uygulanan 100 değenek cezası da..
recm yani taşlama cezası hz peygamber’in yahudilerle yaptığı anlaşma gereği; yahudilerin kendi kanunlarınca cezalandırılacağı maddesine dayanılarak iki yahudiye uygulanmıştır..şer’i bir hüküm değildir..bu da böyle biline.
zinanın 100 değenek cezasına gelince islam bu cezayı getirmeden önce tasavvurunu vayhin oluşturduğu bir insan modeli oluşturmuş daha sonra bu modelde evliliği öngörerek aileyi toplumun temel taşı haline getirmiştir..fuhuşu yasaklamış, kadın köleleri himaye altına almış bu yapıyı bozmanın cezasını da büyük öngörmüştür.
imdi gelelüm "şeriat isterük" dediğimi düşünecek olanlara..
daha önce de belirttim islam asla yöntemi belirlemez..kriterleri ve sınırları belirler gerisi bizim işimiz..adına da ister demokrasi deyin ister şeriat..ayrıca islam liberalizm ve demokrasinin olmadığı yerde yeşeremez..totaliter değildir başkalarının düşündüğü gibi..bakın şu ayete:
"eğer rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi elbette topyekün iman ederlerdi. böyle iken sen mi mü’min olsunlar diye, insanları zorlayacaksın?" (yunus suresi-99)
dikkat ederseniz "islam’ın" değil "islamın" yazdım..bunun sebebi; islam’ın kendisinden daha önce insanlara tebliğ edilen dinlerin son şekli olması, bütün dinlerin "kaynağa giden yol"unun yani şeriatının bulunması, islam şeriatının ise bütün bunları temsil etmesidir..
tanımdan hareketle dar’ul islam, islam’ın ana kaynağından yani kur’an’dan çıkarılan nass veya onun onayından geçmiş olan sünnet, kıyas, icma, istihsan, maslahat vs.. ve daha önce uygulanan şeriatın, kanun kriterleri olarak öngörüldüğü devlettir..
dahan önce uygulanan şeriat hükümlerinin önemi büyüktür..çünkü vahiy tarihi boyunca ilahi uyarılar ve müdahaleler, hep aynı temel kriterler ekseninde yapılmıştır..değişkenliği, tarihi ve sosyolojik farklılıklardan kaynaklanır."sizden her nebi için bir şeriat açıkladık sana da önünde bulunan kitapları doğrulayıcı ve onlara bir şahit olmak üzere bu hak kitabı indirdik" (maide suresi-48)
madem allah 7. asra kadar toplumsal değişimi gözönüne aldı ve geçmiştekileri doğrulayıcı, şimdikini ise tatbik edici bir şeriat getirdi de neden "bugün sizedininizi tamamladım"(maide suresi-3) diyerek bundan sonraki toplumsal gelişmeyi dikkate almadı? mı???
elbette dikkate aldı..bu aslında varlık nedeninin ve onun ilkelerinin tamamlanmasıdır..son din olduğu için bundan sonraki gelişmelere ve değişimlere göre hüküm vermek inananların işidir..
işte şeriat budur..etimolojik anlamının tam karşılığı.."yaşamak için muhtaç olunan suyun kaynağına giden yol".
haliyle şeriat, hüküm verirken önce ilkelere sonra sonra kur’an ve sünnette bahsi geçen olayların ve hükümlerin o tarihteki varoluş sebebine bakar..değişim esastır..
mesela hırsızlara uygulanan "kat-ı yed" cezası bu kabildendir..ve zina’ya uygulanan 100 değenek cezası da..
recm yani taşlama cezası hz peygamber’in yahudilerle yaptığı anlaşma gereği; yahudilerin kendi kanunlarınca cezalandırılacağı maddesine dayanılarak iki yahudiye uygulanmıştır..şer’i bir hüküm değildir..bu da böyle biline.
zinanın 100 değenek cezasına gelince islam bu cezayı getirmeden önce tasavvurunu vayhin oluşturduğu bir insan modeli oluşturmuş daha sonra bu modelde evliliği öngörerek aileyi toplumun temel taşı haline getirmiştir..fuhuşu yasaklamış, kadın köleleri himaye altına almış bu yapıyı bozmanın cezasını da büyük öngörmüştür.
imdi gelelüm "şeriat isterük" dediğimi düşünecek olanlara..
daha önce de belirttim islam asla yöntemi belirlemez..kriterleri ve sınırları belirler gerisi bizim işimiz..adına da ister demokrasi deyin ister şeriat..ayrıca islam liberalizm ve demokrasinin olmadığı yerde yeşeremez..totaliter değildir başkalarının düşündüğü gibi..bakın şu ayete:
"eğer rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi elbette topyekün iman ederlerdi. böyle iken sen mi mü’min olsunlar diye, insanları zorlayacaksın?" (yunus suresi-99)
(bkz: anadolu federe islam devleti)
ışid kendisine artik bu ismi vermis haberlere gore.
robot süpürge
bebek maması
aptamil bebek maması
en ucuz klima fiyatları
klima fiyatları
dubai vize
sözlük scripti sütyenli atlet
şişli escort bursa escort bursa escort görükle escort türkçe seks hikayeleri izmir escort hatay escort izmir escort ankara escort
çankaya escort maltepe escort buca escort denizli escort denizli escort çiğli escort şirinevler escort çekmeköy escort
Anadolu Yakası Escort istanbul escort
şişli escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?