korku romani yazma konusunda en az stephen king kadar ba$arili bir yazar.
dean r koontz
gecenin maskesi
gecenin sesi
gizli ev
korku yuvasi
nöbet
soğuk işikta randevu
yabancilar
yaratiğin gözyaşlari
yaşam savaşi
adlı romanları türkiye de çıkmış olan ünlü gerilim yazarı. stephen king ile en çok kıyaslaması yapılan yazardır ayrıca. ancak benim okuduğum koontz kitaplarına bakılırsa, king ile pek bir ilgisi yok. ne yazı üslubunca ne de romanlarında işlediği konularda... aynı zamanda koontz, king gibi insan ilişkilerini sıkı sıkıya işleyen bir yazar değil. romanlarında illa ki konunun ayrıntısına dokunan bir köpek filan olur.
romanları stephen king’inkiler kadar filme çekilmemiştir, ya da çekildiyse bile küçük yapımlar olarak göze batmamıştır. bunun sebebi de koontz’un king gibi özgün ve hapsedici konular yazamamasıdır bana kalırsa. eğer yazar romanında yazılması gerektiği için yazılmış havası hissettirirse yeteri kadar başarılı olamaz. king’in en büyük artısı zaten buradadır. seçtiği konularda müthiş bir yaratıcılık vardır. ve zaten bundandır ki, yazdığı romanlar yüzde doksan filme çekilmiştir.
koontz bu türü sevenler için (korku-gerilim) okunması gerekilen bir yazar tabii ki... ayrıca koontz’un romanlarında dikkatimi çeken başka bir ayrıntıda, romanlardaki maceranın içinde, hayata dair birçok düşüncenin ve fikrin işlenmiş olmasıdır.
gecenin sesi
gizli ev
korku yuvasi
nöbet
soğuk işikta randevu
yabancilar
yaratiğin gözyaşlari
yaşam savaşi
adlı romanları türkiye de çıkmış olan ünlü gerilim yazarı. stephen king ile en çok kıyaslaması yapılan yazardır ayrıca. ancak benim okuduğum koontz kitaplarına bakılırsa, king ile pek bir ilgisi yok. ne yazı üslubunca ne de romanlarında işlediği konularda... aynı zamanda koontz, king gibi insan ilişkilerini sıkı sıkıya işleyen bir yazar değil. romanlarında illa ki konunun ayrıntısına dokunan bir köpek filan olur.
romanları stephen king’inkiler kadar filme çekilmemiştir, ya da çekildiyse bile küçük yapımlar olarak göze batmamıştır. bunun sebebi de koontz’un king gibi özgün ve hapsedici konular yazamamasıdır bana kalırsa. eğer yazar romanında yazılması gerektiği için yazılmış havası hissettirirse yeteri kadar başarılı olamaz. king’in en büyük artısı zaten buradadır. seçtiği konularda müthiş bir yaratıcılık vardır. ve zaten bundandır ki, yazdığı romanlar yüzde doksan filme çekilmiştir.
koontz bu türü sevenler için (korku-gerilim) okunması gerekilen bir yazar tabii ki... ayrıca koontz’un romanlarında dikkatimi çeken başka bir ayrıntıda, romanlardaki maceranın içinde, hayata dair birçok düşüncenin ve fikrin işlenmiş olmasıdır.
tam adı dean ray koontzdur. 9 temmuz 1945 tarihinde pennsylvaniada doğdu. çok genç yaşta yazmaya başladı. eserlerinde gerçek dünyadan uzaklaşmaya çalıştı. bunun nedeni ise babasının alkol problemi olması ve mutsuz bir çocukluk geçirmesiydi. yazıdan ilk parasını "amerikalı olmak" konulu yarışmayı birinci bitirerek kazandı. david axton, brian coffey, deanne dwyer, k r dwyer, john hill, leigh nichols, richard paige, owen west, aaron wolfe gibi takma isimler kullandı. gerilim türünün en önemli yazarlarından olan koontzun birçok eseri sinema filmlerine ilham kaynağı oldu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?