fragmanını görüp heyecanlandığım, sin city i referans alarak ilk günden gidip izlediğim filmdir. ancak film çıkışı lanet ederek verdiğim ilk tepki (hatta çıkmadan) ulan bir memleket bir işgalin halkla ilişkileri için bu kadar çaba sarf eder mi olmuştur. tamam o bir filmdir, biz holivudun manüplasyonlarını bilmekteyizdir, işlemez bize o gazlar gider aksiyonumuz izler çıkarız diye düşünebiliriz oyle de yapabiliriz ama o filmin anavatanında yaşayan 400 milyona yakın moron bunun oyle olmadığını, tüm asyalıların barbar olduğunu ve kendilerini özdeştirdikleri spartalılar gibi demokrasilerini (hangi demokrasiyse artık) ve hayat tarzlarını korumak için o asyalıları tarumar edebilme haklarının olduğunu düşünüceklerdir
hele ki leonidas ın karısı kraliçe hazretlerinin senatoda yaptığı konuşma bu noktada akılları zarardır dehşet vericidir.
birebir ne dediğini elbette şimdi hatırlamıyorum ama yasaları inkar ederek birilerine savaş açan ya da savunan (artık her neyse o 300 elemanla yaptığı) kocasına ordunun destek vermesini istemesi ve bunu tıpkı oscar alan aktris edasıyla annelere, çocuklara göndermelerde bulunarak (filmi izleyen bilir) moron bir amerikalı gibi yapması, yarın ortadoğuya gidecek askerler için annelerden, babalardan simdiden izin alma çabasından başka bir şey değildir.
şu sıralar iyiden iyiye ve açık açık ortadoğuyu işgal hazırlığında olan bir memlekette bu filmin gösterilmesi asla tesadüf ve basit ve zararsız milleytçilik değildir. bu abd hükümetenin ne yazık ki geniş çaplı bir halkla ilişkiler operosyonudur ve acıdır tutmaktadır, bizim coğrafyamızda bile.
sinema büyük bir propaganda aracıdır. bunu zamanında naziler de kullanmıştır , sovyetler de, hatta türkiye bile. böyle işte.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?