ukdeyi verene selamlarımı bir şekilde ilettiğimde beyinsizliğini anlayacağımız başlıktır.
unutmamak gerekir ki biz ne kadar demokratsak, bu ülke de o kadar demokrattır; yani siz ne kadar demokrasiden anlıyorsanız ya da onu içselleştirmişseniz bu ülkenin diğer insanları da onu o derece içselleştirmiştir.kürt de , türk de, ermenisi de, rumu da diğerleri de demokrasiden anlar ama sizin anladığınız kadar anlar bu ülkede.hepimiz bir fidanın güller açan dalıyız demek geldi içimden.
çocukken izlemeye kalktığımda tipini görünce tvyi kapatmama neden olan chuky filmlerinden birisidir.
amnesty international türkiye şubesinin kurucularından ve eski başkanlarından olan medyacı , çok tatlı, zeki ve inatçı bir kişiliğe sahip olan anne ördek lakaplı kişi.
ayrıca helsinki yurttaşlar derneğinin de kurucuları arasındadır.
pek çok yurttaş girişiminde de adını görmek mümkündür.
ayrıca helsinki yurttaşlar derneğinin de kurucuları arasındadır.
pek çok yurttaş girişiminde de adını görmek mümkündür.
israilin yaptığı son saldırı üzerine açıklama yapan hrw, uaö ve ihd israilin devamlı sivilleri hedef almasının savaş suçu olduğunu ve uluslararası soruşturma açılması gerektiğini söyledi. örgütler uluslararası toplumun tepkisizliğinin utanç verici olduğunu vurguladı. israili hukukun karşısına çıkarın diyen bu örgütler bu saldırının ciddi bir insan hakları ihlali olduğunu ve bmnin bu tavrının da kınanması gerektiğini bildirdiler.
istanbulda meşru eyleme polisin faşizan saldırısından sonra aşağıdaki açıklamayı yapmış örgüttür.
sesonline net: israil’e ait uçakların lübnan’ın kana kasabasındaki bir binayı vurması sonucu yaşanan katliamı protesto etmek amacıyla bir araya gelen istanbul’daki kurum ve kuruluşların düzenlemek istediği protesto yürüyüşünün, polisin şiddetine maruz kalması üzerine insan hakları derneği (ihd) istanbul şubesince yapılan açıklamada; "derneğimiz tarafından gözlemlenen ve her anı görüntülenen olaylarda, polisin ağır şiddeti belgelenmiştir" denildi.
insan hakları derneği istanbul şubesi tarafından yapılan bir gözlem raporu niteliğindeki açıklama şöyle:
"31 temmuz 2006 pazartesi günü saat 20.30’da beyoğlu tünel meydanı’nda bir araya gelerek “filistin halkı yalnız değildir, katil israil” sloganları eşliğinde taksime doğru yürüyüşe geçen stk ve siyasi partilere mensup 1500- 2 bin kişilik grubun yolu saat 20.55’te istiklal caddesi odakule önünde çok sayıda çevik kuvvet mensubu tarafından kesilmiştir. grubun yetkilileri ile polis müdürleri arasında görüşmeler yapılmıştır. polisin, taksim gezi parkı yanında bulunan avrupa birliği bilgi ve belge merkezi’ne doğru yürümelerine izin vermeyeceğini açıklaması üzerine grup, sloganlar atarak oturma eylemine başlamıştır.
saat 21.45’e kadar süren oturma eylemi ve pazarlıkların ardından olay yerine istanbul emniyet müdürlüğü terörle mücadele şubesi, dernekler masası ve güvenlik büroda görevli çok sayıda sivil polisin, gelmesiyle gerilim artmıştır.
"genç sivil polisler sopalarla saldirdi"
grup içinde yer alan ve tişortlarının altına sakladıkları kalın sopalarla ortalıkta dolaşan genç sivil polislerin kışkırtması ve provokasyonu sonucu gerilim bir süre sonra yerini, çevik kuvvete mensup polislerin gaz bombalı ve coplu saldırısına bırakmıştır.
kaçan göstericiler yakalanarak dövüldü"
beyoğlu emniyet müdürlüğü ve istanbul emniyet müdürlüğünde görevli bazı amirlerinin emrindeki sivil polisler, müdahale sırasında çevik kuvvetten kaçan göstericileri yakalayarak dövmüştür. bir göstericiyi 10’dan fazla polis döverken amirler, uzun süre polislere müdahale etmemiştir. basın mensuplarının görüntü aldığı zamanlarda ise dövülme olaylarına
“vurma, vurma” biçiminde göstermelik müdahaleleri olmuştur. ve bu “vurma vurma” sesleri de bilinçli olarak polis kameramanlarına da çektirildiği gözlemlenmiştir. toplumsal olaylara, çoğunluğu genç olan sivil polislerin müdahale etmesi, çatışmaların ve şiddetin dozunun artırmasından başka işe yaramadığı açıkça ortaya çıktı. özellikle genç sivil polislerin “beyoğlu, vatan” şeklinde çok yüksek sesle bağırarak birbirlerini motive etmesi de başka ilgi çekici bir noktadır.
"aşiri derecede güç kullanilmiştir"
polis, beyoğlu’nda aşırı derecede güç kullanmıştır. gaz bombalarının, tüm tepkilere rağmen halkın yoğun yaşadığı, istanbul’un en işlek ve en merkezi caddesinde sorumsuzca ve bolca kullanılması, olaylarla ilgisi olmayan yüzlerce insanın da mağdur olmasına neden olmuştur. gaz bombalarından, işinden evine giden yada akşam yemeği için dışarı çıkan onlarca insan etkilenmiş kimisi ise baygınlık geçirmiştir. polis hareket eden insan gördüğü her yöne doğru gaz bombası atmıştır.
polis; gaz bombalarını oldukça keyfi ve olağandan fazlaca kullanmıştır. özellikle terörle mücadele yasası’nın kabul edildiği bugünlerde sivil polislerin 90 yıllardaki gibi göstericilere şiddet kullanarak müdahalesi bizleri kaygılandırmıştır.
insan hakları savunucuları olarak; istanbul emniyet müdürü, konuyla ilgili açıklama yapmaya ve şiddet kullanan polisler hakkında soruşturma açmaya çağırıyoruz. polisin göstericilere aşırı şiddet içeren tavrını kınarken, dağılma sırasında flash tv’yi taşlayan grubun da tutumunu tasvip etmediğimizi kamuoyuna duyururuz..."
sesonline net: israil’e ait uçakların lübnan’ın kana kasabasındaki bir binayı vurması sonucu yaşanan katliamı protesto etmek amacıyla bir araya gelen istanbul’daki kurum ve kuruluşların düzenlemek istediği protesto yürüyüşünün, polisin şiddetine maruz kalması üzerine insan hakları derneği (ihd) istanbul şubesince yapılan açıklamada; "derneğimiz tarafından gözlemlenen ve her anı görüntülenen olaylarda, polisin ağır şiddeti belgelenmiştir" denildi.
insan hakları derneği istanbul şubesi tarafından yapılan bir gözlem raporu niteliğindeki açıklama şöyle:
"31 temmuz 2006 pazartesi günü saat 20.30’da beyoğlu tünel meydanı’nda bir araya gelerek “filistin halkı yalnız değildir, katil israil” sloganları eşliğinde taksime doğru yürüyüşe geçen stk ve siyasi partilere mensup 1500- 2 bin kişilik grubun yolu saat 20.55’te istiklal caddesi odakule önünde çok sayıda çevik kuvvet mensubu tarafından kesilmiştir. grubun yetkilileri ile polis müdürleri arasında görüşmeler yapılmıştır. polisin, taksim gezi parkı yanında bulunan avrupa birliği bilgi ve belge merkezi’ne doğru yürümelerine izin vermeyeceğini açıklaması üzerine grup, sloganlar atarak oturma eylemine başlamıştır.
saat 21.45’e kadar süren oturma eylemi ve pazarlıkların ardından olay yerine istanbul emniyet müdürlüğü terörle mücadele şubesi, dernekler masası ve güvenlik büroda görevli çok sayıda sivil polisin, gelmesiyle gerilim artmıştır.
"genç sivil polisler sopalarla saldirdi"
grup içinde yer alan ve tişortlarının altına sakladıkları kalın sopalarla ortalıkta dolaşan genç sivil polislerin kışkırtması ve provokasyonu sonucu gerilim bir süre sonra yerini, çevik kuvvete mensup polislerin gaz bombalı ve coplu saldırısına bırakmıştır.
kaçan göstericiler yakalanarak dövüldü"
beyoğlu emniyet müdürlüğü ve istanbul emniyet müdürlüğünde görevli bazı amirlerinin emrindeki sivil polisler, müdahale sırasında çevik kuvvetten kaçan göstericileri yakalayarak dövmüştür. bir göstericiyi 10’dan fazla polis döverken amirler, uzun süre polislere müdahale etmemiştir. basın mensuplarının görüntü aldığı zamanlarda ise dövülme olaylarına
“vurma, vurma” biçiminde göstermelik müdahaleleri olmuştur. ve bu “vurma vurma” sesleri de bilinçli olarak polis kameramanlarına da çektirildiği gözlemlenmiştir. toplumsal olaylara, çoğunluğu genç olan sivil polislerin müdahale etmesi, çatışmaların ve şiddetin dozunun artırmasından başka işe yaramadığı açıkça ortaya çıktı. özellikle genç sivil polislerin “beyoğlu, vatan” şeklinde çok yüksek sesle bağırarak birbirlerini motive etmesi de başka ilgi çekici bir noktadır.
"aşiri derecede güç kullanilmiştir"
polis, beyoğlu’nda aşırı derecede güç kullanmıştır. gaz bombalarının, tüm tepkilere rağmen halkın yoğun yaşadığı, istanbul’un en işlek ve en merkezi caddesinde sorumsuzca ve bolca kullanılması, olaylarla ilgisi olmayan yüzlerce insanın da mağdur olmasına neden olmuştur. gaz bombalarından, işinden evine giden yada akşam yemeği için dışarı çıkan onlarca insan etkilenmiş kimisi ise baygınlık geçirmiştir. polis hareket eden insan gördüğü her yöne doğru gaz bombası atmıştır.
polis; gaz bombalarını oldukça keyfi ve olağandan fazlaca kullanmıştır. özellikle terörle mücadele yasası’nın kabul edildiği bugünlerde sivil polislerin 90 yıllardaki gibi göstericilere şiddet kullanarak müdahalesi bizleri kaygılandırmıştır.
insan hakları savunucuları olarak; istanbul emniyet müdürü, konuyla ilgili açıklama yapmaya ve şiddet kullanan polisler hakkında soruşturma açmaya çağırıyoruz. polisin göstericilere aşırı şiddet içeren tavrını kınarken, dağılma sırasında flash tv’yi taşlayan grubun da tutumunu tasvip etmediğimizi kamuoyuna duyururuz..."
israilin bugün yaptıklarına bakılarak haklıymış ya da savaşı kaybetmeseydi, dünya daha güzel olurdu gibi faşizan önermelerle temize çıkarılamayacak kadar pislik olan zattır.
ayrıca kavgam kitabında yaptığı sosyalizm tanımını okuyunca sosyalizmi doğu perinçej veya deniz baykaldan öğrendiğini düşündüğüm kişidir.sosyalizm tanımı manyakça olması bir yana, temel değerlerin hiç birisine de yakın bir tanım değildir.
ayrıca kavgam kitabında yaptığı sosyalizm tanımını okuyunca sosyalizmi doğu perinçej veya deniz baykaldan öğrendiğini düşündüğüm kişidir.sosyalizm tanımı manyakça olması bir yana, temel değerlerin hiç birisine de yakın bir tanım değildir.
her genellemede olduğu gibi belirli bir tarza, tipe ya da fiziki yapıya sığdırılmaya çalışıldığında yanlışlık ile sonuçlanabilecek olan; her insandan farklı olmayan tipteki kişilerdir solcular.o nedenle solcu tipli öğrenci diye nitelendirilebilecek birisi islamcı da çıkabilir, ülkücüde, liberalde...
bu başlık solcu tip(türkiye işçi partisi)li öğrenciler için açıldıysa onlar da tip üyesi gençlerdir denebilir eskilerde.bugün için tip olmadığındandır ki tipli gençlier de bulunamaz.
bu başlık solcu tip(türkiye işçi partisi)li öğrenciler için açıldıysa onlar da tip üyesi gençlerdir denebilir eskilerde.bugün için tip olmadığındandır ki tipli gençlier de bulunamaz.
hukuk fakültesi öğrencilerinin yargıtay karşıtı görüşler diye nitelendirebilecekleri düşüncelerdir.doktrin de kendi arasında bir çok farklı görüş üzerinden yapılanır ve özellikle öğrencilerin kafasının karışmasında başrolü alır.
yaşam hakkı ve işkence yasağı, latin amerikada insan hakları ve benzeri kitapları olan akademisyendir.derslerini almayan birisi bile insan hakları alanında ürettiklerini ve söylediklerini görünce, duyunca onun bilgisine ve çalışma tarzına hayran kalmaktadır.kitapları eski olmakla beraber hala tavsiye edilebilmektedir.
1 ağustos 1971de kurulup türkiyeyi el altından yönettiği bilinen komprador burjuvazinin örgütü.
(bkz: tüsiad)
türk sanayicileri ve işadamları derneği (tüsiad), kuruldu. derneğin "türkiyenin demokratik ve planlı yoldan kalkınması ve batı uygarlık seviyesine ulaşmaya hizmet amacıyla kurulduğu" açıklandı.
1 agustos 1950 günü türkiyenin üyelik için başvurduğu savaş örgütü.
(bkz: nato)
türkiye savaş örgütü kuzey atlantik antlaşması teşkilatına (nato) başvurdu ve bağımsızlığını yitirmesinin en önemli adımını atmış oldu.
(bkz: 1 agustos 1936)
adolf hitler berlin olimpiyatları’nın açılışını yaptı.
1 ağustos 1933te kurulan üniversitedir.
insan hakları derneği istanbul şubesinin yayına yeni başlamış olan internet sitesidir.
http://www.ihdist.org/
http://www.ihdist.org/
sıcaktan da soğuktan da hoşlanmayan insan modelidir.baharın coşkusunu, kokusunu ve tabi ki havasını sevmektedirler.ayrıca (bkz: buyrun benim)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?